Forum Gündemi:


Editör
#1
Dil hem bireysel, hem toplumsal yönü olan bir sistemdir. İnsanoğlu önce sözlü dili, eğitimle birliktede yazılı dili öğrenir.

Kompozisyonla ilgili genel bilgiler = İki tür kompozisyon vardır;
Yazılı ve sözlü kompozisyon.

Yazılı yazıda, sözlü sözde bütünlük gerektirir.

-Dilimize fransızcadan geçen kompozisyonun kökeni Latinceye dayanır.
(Bir araya getirmek, birleştirmek, inşa etmek demektir.)

Kompozisyon Türkçede= Geniş anlamda ayrı ayrı parçaları bir araya getirmek.
Dar anlamda öğrencilere duygu, düşüncelerini etkili ve düzgün anlatmaları için yaptırılan yazılı ve sözlü çalışmadır.
-Kompozisyon resim, müzik, heykel gibib sanat dalları ile çeşitli bilim dallarında parçaların bütünü olacak düzende bir araya getirilmesidir.
-Kompozisyonda biçim açısından kullanılan kağıdın uygunluğu, üstten  6cm, alttan 2cm, soldan 1cm, sağdan 3 cm boşluk bırakılarak yapılır.
-Kompozisyonda kişide olması gereken, dil becerileri ve bilgi donanımıdır.

Dil Becerileri ve Bilgi Donanımı
-Bebekler dünyaya gelince içinde bulunduğu toplumun dilini öğrenir fakat son zamanlardaki araştırmalar anne karnındayken ana dilini edinmeye başladığı yönündedir.
-Sözlü iletişim yalnızca konuşmayla değil, nini ve masallarda gelişir.
-Okul öncesinde ilk gelişen dil becerisidir. Dinlemedir, daha sonra dinlemeyle birlikte konuşma becerisi gelişir.
-Dil becerisini geliştiren en önemli etkinlik okumadır. Yazma yeteneğini de okuma geliştirir.
-Sözlü kompozisyonda en iyi eğitim dinleme ile başlar.
-Okumak, bilgi edinmenin - Araştırma Bilgiye ulaşmanın yoludur.

Yazılı kompozisyon
-Kelimeler, yazıya geçirmede, insanoğlunun kullandığı en temel iletişim aracıdır.
Yazının önemi
Yazı, insanlık tarihinin en büyük ve önemli buluşudur.
Yazıya dönüşmüş her bilgi, düşünce, duygudan tam insanlık yararlanmıştır.
Yazı duygu ve düşüncelerin çeşitli ifadelerle belirlenmesidir.
Yazılı kompozisyonun oluşturulması
-Konunun seçilmesi
-Konu sınırlarının çizilmesi
-Konuyla ilgili ana düşünce
-Yardımcı düşüncelerin belirlenmesi sıralamadır.

Konu= Konuşmada yazıda eserde ele alınan düşünce, olay durumudur.
-Eskiden mevzu denilirdi. Konu olmadan yazma olmaz.
-Kompozisyonda üzerine yazı yazılan herşey konudur.
-Herşey kompozisyonun konusunu oluşturabilir. (Olgu, veri, sorun, deyim, atasözü, dize, olay, vb...)

Ana ve Yardımcı Düşüncelerin Belirlenmesi
-Konudan sonra bu aşama gelir 
-Anadüşünce= Yazarın iletmek istediği temel düşüncedir. Yazı ana düşünceye ulaşmaktaki araçtır.
-Yardımcı düşünce= Temel düşünceyi destekleyen yan düşüncelerdir..
2.Resim

Kompozisyonda Plan: Bir işin eserin gerçekleştirilmesi için uyulması tasarlanan düzendir.Plan yazar, yazıyı kolaylaştırır ve okur ileri düşünce bağının tez kurulmasını sağlar.

Plan türleri: Konunun özelliğine, işlenecek ana düşünce ve yardımcı düşüncelerin niteliğine, kullanılacak örneklere, anlatım biçimine göre kompozisyon yazmada 3 tür plan uygulanır;
-Olaya dayalı plan
-Düşünceye dayalı plan
-Duyguya dayalı plan

*Genellikle öykü, roman tiyatro  eseri gibi sanatsal  yazıların hazırlanmasında olaya dayalı plan uygulanır.
-Bakış açısının egemen olduğu, düşüncelerin işlendiği, kavram ve sorunların tartışıldığı, yazılarda düşünceye dayalı plan uygulanır. Düşüncelerin ele alınışında tümevarım yönetimi uygulanacağı gibi, tümdengelimde uygulanabilir.

Tümevarım= Özel olay ve durumlardan genel yargı elde etme yöntemi
Tümdegelim= Genel yargı ve ilkelerden, özell yargı ve ilkeler elde etme yöntemi

-Plan bölümleri-
-Giriş(Serim)= Yazının başlangıç bölümüdür
-Gelişme (Düğüm)= Konunun açılıp, genişlediği, zenginleşip olgunlaştığı bölümdür. Yardımcı düşünceler bu grupta ele alınır.
-Sonuç(Çözüm)= Yazının bitiş bölümüdür. Son söz burada söylenir.
-Konunun başlığı= Yazının, kitabın bölümlerinin başına konulan, konuyu kısaca tanıtan ibaredir başlık, kompozisyonun bölümlerindendir ve yazıda düzeni sağlar. Konu ile bağlantılı olmalı ve ana düşünce ile çelişmemelidir.

*Bir parafraf okurun ilgisini canlı tutacak kadar kısa, savunduğu düşünceyi açıklayacak kadar uzun olmalıdır.

--Paragrafta Anlatım Biçimleri--

-Tanımlama: Bir kavamın niteliklerini eksiksiz olarak belirtmek, onu açıklamaktır. (Genellikle giriş bölümünde kullanılır)

-Örneklendirme: Örnekler vererek konunun kavranmasına yardımcı olmak. (Ak - kara, güzel - çirkin gibi kavramların bir parafrafta yer alması karşılaştırma değildir.)

-Tanıklama: Bilginin, tanınmış bir kaynağa dayandırılarak yapılmasıdır. (Tanık gösterme) >>> (Gelişme bölümünde olur)

-Tanıtlama: Yazıda sayısal verilerin, istatistiklerin, göstergelerin, tahminlerin tanıt olarak kullanılmasıdır (Verilerle tanıtlama)

Tanıtlamak sayısal istatistikler verilerden (nicel veriler) yararlanarak anlatılmak isteneni kanıtlamak gerekir.

Diğer adı: Sayısal verilerden yararlanmadır...






-Noktalama işaretleri belli bir düzene sahip olmasada yazının bulunması ile kullanılmaya başlamıştır.
-Batıda 16.tt matbaanın gelişmesiyle noktalama işaretleinin kullanımı yaygınlaşmıştır.

--Noktalama işaretleri---
-Okumayı anlamayı kolaylaştıran, duygu ve düşüncenin doğru ulaşmasına yardımcı olan, vurgu ve tonlamayı belirten işaretlerdir.
-Göktürk alfabesinde kelimeler sadece (Smile ile ayrılmaktaydı
-Bualist vemani alfabesinde 6 ile 9 arasında değişen işaretler bulunmaktaydı.
-Arap alfabesinde = vakfe işareti kullanılmaktaydı.
*Noktalama işaretleri dilin trafik işaretleridir.
-Noktalama işaretleri yazı dilimize batıdan, Tanzimat dönemi ile geçmiştir.
*Noktalama işaretleri bizde ilk olarak: Şinasi - Şair Evlenmesi - 1859 adlı tiyatro eserinde (ilk basılı Türkçe tiyatro eseri) kullanıldı.
*Yazı dilimizde günümüzde 50 kadar noktalama işareti kullanılır.
-Her noktalama işaretinden sonra bir harf sığacak kadar boşluk bırakılır.

Nokta(.)
-Cümllenin bittiğini gösterir.
-Rakımlardan sonra konulursa sıra sayı sıfatlarını gösterir. (-inci eki)
-Kişi soyadında kısaltma olarak kullanılır. (Kesinleşmiş yargı hukiki mecburiyetle  kısaltma olarak verilir örneğin Mehmet S. gibi)
-Tarih yazarken kullanılır (15.01.1979 gibi) Tarihlerde ayrıca (/) işaretide kullanılabilir.
-Saat yazımında saat ile dakika arasına kullanılabilir...
-Yazıda maddeleme yapılıyorsa rakam ve harflerden sonra  kullanılabilir. (1.A gibi)
-Bilimsel yazılarda kaynakça yazınmında kullanılır.
-Kimi kısaltmalarda kullanılır (Prof. Dr vb.)
-Matematikte çarpma işareti olarak kullanılır.

--Virgül(,)--
-Öznenin yüklemden uzak düştüğü cümlelerde özneden sonra (,) konur.
-Cümlede kelime öbeklerini belirginleştirmek için kullanılır. (Vurgu olarak)
-Cümlede benzer veya eşdeğer öğeler ard ardaysa arasına konulur.
-Sıralı cümleleri birbirinden ayırt etmek için kullanılır.
(Okuldan gelir, yemeğini yer, kitabını okur gibi)
-Bak, şu, o zamirleri özne olarak kullanıldığında işaret sıfatıyla karıştırmamak için hemen ardından konulur.
-Çünkü, ama, fakat bağlaçları cümleleri birbirine başlıyorsa bu bağlaçlardan önce virgülkonabilir.
-(-) konuşma çizgisiyle verilen alıntıların bitiminde kullanılır (-Git oğlum, diye söyledi.)
-Kelimeler pekiştirme amacıyla tekrarlanıyorsa birbirinden, ayrılır.
Annemin " Tamam, tamam parçalama kendi,haber etmem" gibi...
-Hitap (seslenme( kelimelerinden sonra kullanılır (Kübra, kızım, Muazzez'e bak)
-Onaylama ve ret bildiren kelimerden sonra kullanılır (Evet, bu bizim ev)






-Bilimsel çalışmalarda kaynakça yazımında kullanılır.
(Ayazoğlu, Beşit (1999))
-Rakamlarda kesitli yazıları göstermek için kullanılır. 
Örneğin; 18,8 gibi.

----Noktalı Virgül (Wink--------- 

Yazılı metnin seslendirilmesinde biraz daha uzun soluklanacak yeri gösterir.
-Sıralı cümleler virgülle ayrılıyor ve kendi aralarında gruplanıyorsa bu gruplar ; işareti ile ayrılır.
-Cümlede kelime öbekleri aynı şekilde kullanılır.
- Bağlaçlı cümleleri birbirine bağlamada bağlaçtan önce kullanılır.
(Oysa, halbuki, yoksa hatta, bu neden gibi bağlaçtan önce kullanılır.)
-Sıralı bağlaçlı, girişik gibi birden çok cümlenin kullanıldığı yapıların öznesi ortak ise özneden sonra kullanılır.
-Aynı eki olan kelimeler virgülle ard arda sıralandığında anlam karışıklığını önlemek için kullanılır.
Ayşenin; muratın, alinin, ahmetin okuduklarını okuması gerekir / gibi.

--İki nokta (Smile--- 

Sözün istenmeyen şekilde bittiğini, ayıp kelimelerin yerine, metinde okunamayan yerleri gösterir.
-Yazarın sözlerinin bitmediğini, devamını okuyucunun hayal gücününe bıraktığını belirtir
-Konuyla ilgili örneklerin devam ettiğini belirmek için kullanılır.
-Alıntı yapıldığında  alıntılanan yeri belirtmek için kullanılır.
-Konuşmada duraksama ve kekelemeleri belirtmek için kullanır..
(Annem...Ben....Nededi...)
-Karşışık konuşmalarda cevap verilmediğini, sessiz kalındığını belirtmek için kullanılır.
-Devam eden dizinin tamamını yazmamak için kullanılır
(60'lıların,70'lilerin,.....,90'lıların)
-Ünlem ve soru işaretinden sonra anlamı pekiştirmek için 
(Genelde iki nokta konur. !.., ?.. gibi..)

---Soru işareti(?)---

-Soru bildiren cümlelerin sonuna konulur.
-Bilinmeyen yer tarih için kullanılır (? - 1930)
-Soru cümlesi olmadığı halde, soru anlamı taşıyan kelimelerden sonra kullanılır
(Adınız ?, doğum yeriniz ? gibi...)
-Bir bilginin şüpheyle karşılandığı, emin olunmadığı durumlarda kullanılır.
1940 (?) yılında doğan sanatçımız... gibi

----Ünlem işareti (!)----

-Sevinç, kıvanç, acı, korku, şaşma gibi cümlelerin sonunda kullanılır.
-Hitap ve seslenmeden sorna kullanılır
(Ey Türk gençliği!) gibi...
-(!) işareti, söylenilene inanılmadığı, alay edildiği anlamına gelir.





----Kısa çizgi (-)------
-Satıra sığmayan kelime bölünürken
-Cümlede ara sözleri ve ana cümleleri ayırt etmek için kullanılır
(Bu filmi-film izlmeyi çok severim)
- bak-ış-ın-dan gibi heceleri ve ekleri ayırmak için kullanılır
-İki kelime arasında ve, ile bağlaçları yerine kullanılır
(Eser 1923 - 1938 arasındaki.....)

-----Uzun çizgi (--)
Yazıda satışbaşına alınan konuşmaları göstermek için kullanılır
(--Bu araba senin mi ? 
 --Evet. )

---Tırnak işareti (" ")---
-Bir başka yerden olduğu gibi aktarılan sözleri belirtmek için kullanılır
(Atatürk, öğretmenlere; "yeni nesil, sizlerin eseri olacaktır" dedi.
-Özel olarak vurgulanmak istenen kelimeler " " içinde  yazılır.
-Tırnak işareti içinde yazılan başlıktan sonra kesme kullanılmaz.
("Nutuk"u okudun mu?)

---Kesmek işareti (')---
-Özel isimlere getirilen çekim eklerini ayırmak için (Atatürk'ün)
-Özel isimlere getirilen yapım ekleri ayrılmak (İzmirlilere)
-Kısaltmalara getirilen " ayırmak için (TBMM'nin)
-Bir harf veya ekten sonra gelen ekleri ayırmak için (U'dan önce t var )
-m, lt, km, kg'den sonra kesmek işareti konulmak (Yüz kg.lık gibi yazılır)

--Yay parantez ( ( ) ) (ayraç) işareti
-Sözün veya yazının aslında olmadığını, sonradan eklendiğini, açıklayıcı kelimeleri, söz gruplarını, söylendiği anda olup biteni belirtmek için
"Bu kitabı (Nutuk) herkes okumalı.
-Tiyatro eserlerinde konuşanın hareketlerini, durumunu açıklamak için kullanılır.
Adam: (Hafif gülümser) Beni duymadın mı ?


||||||||||||Ünite 3|||||||||||||||
---Yazım kuralları---
-Türkçenin yazım kurallarının oluşma süreci, Türk yazı devrimiyle başladı. 12 Aralık 1928'de basılan imla lugatı 1941'e kadar basım yayı ve eğitim kuruluşlarında kullanıldı.
(TDK. 11 Baskılı imla kılavuzunu çıkardı.)

--Büyük harf kullanımı--
-Bütün özel isimler büyük harfle başlar.
-Kısaltmalar genelde büyük harflerle yazılır (DNA)
-Bütün cümleler ile dizeler büyük harfle başlar.
-: işaretinden sonra veya tırnak içindeki kelimelerin ilk harfi büyük yazılır.
-Unbanlar, lakaplar büyük harfle başlar (Sultan Ahmet gibi)
-Hitap sonrası ünvanlar büyük harfle başlar (Aziz Dostum, Sevgili Babacım)
-Tabela, levha gibi yazılar büyük harfle başlar. (Yasak Bölge)
-Özel adlardan türetilen tüm sözcüklerin ilk harfi büyük yazılır (Türklük, Eskişehirli gibi..)
-Latin alfabesi kullanan ülkedeki isimler olduğu gibi diğerleri türkçede okunduğu gibi yazılır.

--Birleşik Sözcüklerin Yazımı--
-iki sözcük birlikte kullanıldığında ses düşmesi, türmesi veya değişmesi oluyorsa bitişik yazılır.
(Hissetmek > Hisetmek, Şüküretmek > Şükretmek, Kayıtolmak > kaydolmak gibi)
-Birleşik sözcülüğü oluşturan sözcüklerin biri yada ikiside artık asıl anlamlarını yitirmiş, yeni bir anlam  kazanmışlarsa bitişik yazılır.
(Hanımeli - çiçek adı, kalburabastı - tatlı adı, imambayıldı - yemek gibi)
-Fiil çekim eklerinin ve fiilimsilerin kalıplaşmasıyla ortaya çıkan ve yeni anlam taşıyan sözcükler bitişik yazılır.
(Yapboz, gelgit, çekyat, barışsever, gecekondu.)
-Birleşik yapıdaki kişi ad ve soyadları, yer adları, kurum adları bitişik yazılır.
(Gülenay, Alper, Songül, Birol, Ertan, Ertürk, Türker, Akbay)
-Ara yönleri bildiren sözcükleri ile artık somut yer bildirmeyen alt, üst ,  üzeri sözcükleriyle kurulan birleşik sözcükleri, bitişik yazılır.
(Kuzeydoğu, güneybatı, gözaltı, suçüstü, ayaküzeri vb. )

--Ayrı yazılan sözcükler---
-İsim + fiil yarzında kelimelerde ses düşmesi yoksa ayrı yazılır.
(Kabul etmek, namaz kılmak, yok olmak, noy etmek vb.)
-İç, dış, alt, üst, ön, art, büyük, küçük, orta, karşı, sağ, sol , bir , iki, tek, çift, sıra, gibi sözcüklerin başta olduğu birleşik kelimeler ayrı yazılır.
(iç savaş, dış borç, alt kurul, art niyet, büyük harf, karşı oy)
-Bildiren sözcüklerden birisi ile oluşan ve bunlardan  birisinin anlamını koruduğu  birleşik sözcükler ayrı yazılır.
(Köpek balığı, muhabbet kuşu, hamam böceği, küpe çiçeği gibi)

--İkilemelerin yazılımı---
-Bütün ikilemeler ayrı ve araya herhangi bir noktalama işareti konulmadan yazılır.
(renk renk, hızlı hızlı, düşekalka, koşa koşa, açık seçik, tek tek)

--Pekiştirme sıfatlarının yazılımı---
-Pekiştirme sıfatlarının sözcüğünün ilk hecesinin ünlüyle biten kısmı alınarak
"p, r, s, m" ekleri getirilerek üretilir
(Yemyeşil, gömgök, kopkoyu, sırılsıklam)

--Mak, -mek ekinin yazımı--
İyelik veya yönelme (ta), belirtme (ti), tamlayan (+tin) hali ile cokluk (lar) ekleriyle kullanıldığında -ma olmaktadır.
(Görmek ancak görmem, görmen, görmesi / gitmek lazım (gitmem lazım)

--Sayıların yazımı---
10'dan itibaren rakammlar yazıyla yazıldığında bitişik yazılır.
(Onbir, oniki---) (Çek, senette bitişik yazılır.)
-Büyük sayılara senden başlayarak her 3 basamak (.) konur. 1.287.215 gibi
-3Lü basamakların arası yazıyla yazılabilir: 1 milyon, 350 bin
-Roman rakamları: YY.larda, hükümdar adlarında kitap, dergi, ciltlerinde V.yy / XI. Murat vs..
-Ya da bağlacı ayrı yazılır. Ki bağlacı kalıplaşmış sözcüklerde bitşik yazılır.= Halbuki, sanki, oysaki, belki, çünkü vb...





-İle bağlacı ve soru eki daima ayrı yazılır.

--Ses uyumları ve yazım kuralları---
Türkçede iki ünlü uyumuvardır (Büyük ve küçük)
Birde ünsüz uyumu vardır. Asıl olan büyük ünlü uyumudur.

--Ünlü daralması-- 
Türkçede fiilere ek gelince kök değişmek.
-Birtakım eklerde geçici ünlü daralması görülür sonu /a veya /e ile biten fiillere -(ı)yor geldiğinde ünlüler daralır.
Örneğin: başla-yor > başlıyor, okuma-yor> okumuyor gibi.. (yor gibi)

||||Ünite 4 ||||
--Düşünce yazıları--
İnsanları bir konu üzerinde düşündürmeyi amaçlayan yazılardır. Batılı anlam düşünce yazıları Türk edebiyatına tanzimatla geldi.
-Haber yazıları düşünce yazılarının kaynağıdır.

--Makele--
Herhangi bir konuda bilgi vermek, görüş düşünce, ileri sürmek.
İnceleme, aratırma sonucu kanıtlar sunarak kaleme alınan bilimsel ağırlıklı gazete ve dergi yazılardır.
-Sözcüklerin gerçek anlamı kullanılır. Giriş, gelişme, sonuçdan oluşur.
-Yazar tarafsız olmalı, 3. tekil analtım kullanılmalıdır.
-Makale türü; gazeticilikle doğmuş ilerlemiştir.
İlk özel gazete olan tercümanı Ahvelde, şinasinin yazdığı makaleler türk basınına girdi.

--Fıkra--
Fıkra sözcüğü, Türkçede iki tür anlatıyı karşılar.
-İki ince anlamlı= Güldürme, amacı güden kısa öyküler.
-İKinci anlamı= Gazete ya da dergilerde yayımlanan, belgelendirme ve kanıtlama gereği duyulmadan günlük olayları, ülke sorunlarını veya yazarın bir konu hakkındaki görüşlerini, çeşitli yerlerden inceleyen ve yorumlayan kısa yazıdır. (Köşe yazısı olarak da tanımlanır)
-Fıkra yazarken= güncel bir konu seçilmeli, ilgi çekici olmalı, yazar düşüncelerini çok ayrıntıya girmeden yazmalıdır.
-Gazete fıkracılığı 19 yy.da gazetenin ortaya çıkışıyla başlamıştır.

--Eleştiri--
Bir edebiyat ve sanat eserini çeşitli yönleriyle inceleyip açıklamak, anlaşılmasını sağlamak ve değerlendirmek amacıyla yazılan yazılardır.

--Eleştiri Türleri--
Sanatçıya dönük eleştiri, yapıta dönük eleştiri, okura dönük eleştiri, topluma dönük eleştiri, çözümleyici eleştiri..
Tanzimat dönemi Şinasi, Namık Kemal ve Ziya Paşa bu türün örnekleridir.

--Deneme--
Herhangi bir konuda kesin sonuçlara girmeden yazarın kendisiyle konuşuyormuşcasına görüş ve düşüncelerini dile getirdiği yazı türüdür.
-Her konu yazılabilir
-Anlatımda öncelik egmendir
-Düşündürme amacı güder
-İroniden geniş ölçüde yararlanılır
-Anlatılanlar iç konuşma tekniğiyle verilir.
-Seni benli bir dil kullanılır.

Çeşitleri 4 tanedir. Montaigne Bacon kurucularındandır.

Çeşitleri;
-Klasik deneme
-Edebi deneme
-Felsefi deneme
-Eleştiresel deneme
--Söyleşi / Sohbet--
Yazarın konuşma doğallığı içinde bir konu hakkındaki düşünce yazısıdır
-Genellikle 3 5 sayfa yazılan bu türün örnekleri gazete, dergilerde yayımlanır.
-Türk edebiyatında çok eski değildir.
-Soru cevaplı, devrik cümlelerde, samimi, sanat olaylarını, genel ve yüzeysel, öznel bir anlatımla ele alınır.
-Denemeye göre daha uzundur
Örnekleri Ahmet Rasim, Peyami Safa

--Röportaj--
Tanınmış bir kişiyi, y eri sanat daşını geniş kitlelere, araştırma inceleme yoluyla tanıtan ayrıntı veren yazıdır.
-Röportaj (LATİNCE:toplamak, getirmek > reporttare)
*İlk röportaj: Ruşan Eşref Ünaydın Atatürkü dünyaya tanıtan Anafartalar kumandını Mustafa Kemal'le mülakatıdır.

--Gezi yazısı--
Yazarın gözlem ve birligiyle, gördüğü yerleri anlatmasıdır.
(Seyahat, seyahatname)
-İtalyada Marko Polo, Arap ibni Batuta
-Türkçede hoca Gıyaseddin Nakkaşın 1422 Hitay Sefaretnamesi
Evliya Çelebi > Seyahatname

--Anı--

--Günlük--

--Öz yaşam öyküsü / oto biyografi--
Auotos + bios = otobiyografi 
kendi yaşam

İlk örnekleri
-Augustine 397'de yazılan itiraflar
-19 yy.da Jean Jaogues Kousseau

Türk edebiyatında ilk örnekleri

Muallim nacr > Ömerin  çocuklugu (1889)
Yusus Akçura > Ta kendim

Otobiyografi iki şekilde yazılır >> Belgesel özyaşam öyküleri, Edebi öz yaşam öyküleri

Cevapla


Konu ile Alakalı Benzer Konular
Konular Yazar Yorumlar Okunma Son Yorum
  Türk Dili 1 – Ünite 1-2-3-4 Ders Notları (Öğrenci Notları) Liseli 1 9,125 29.05.2019, Saat:15:04
Son Yorum: cansuandc
  Türk Dili 1 – Ünite 1-2-3-4-5 Ders Notları (Öğrenci Notu) Liseli 0 5,227 20.09.2018, Saat:14:26
Son Yorum: Liseli
  Türk Dili 1 – Ünite 1-2-3-4-5 Ders Notları (Öğrenci Notu) DEVAMI Liseli 0 4,785 20.09.2018, Saat:14:23
Son Yorum: Liseli
  Türk Dili – Ünite 4 Tanzimat Dönemi (Öğrenci Notları) DEVAMI Liseli 0 4,128 20.09.2018, Saat:14:19
Son Yorum: Liseli
  Türk Dili 2. Ünite Ders Notları (Öğrenci Notu) Liseli 0 3,043 20.09.2018, Saat:14:15
Son Yorum: Liseli

Hızlı Menü:

Konuyu Okuyanlar: