İyi dersler.
Bireylerarası İletişim Ünite 2 Ders Notu
BİREYLERARASI İLETİŞİMİN SÜREÇLERİ
İletişim etkinliği; kaynak- mesaj, kanal, alıcı gibi ögeler aracılığı ile kurulan sosyal bir etkileşim çerçevesinde gerçekleşmektedir. İletişim genel boyutta ele alınırsa, kişinin kendisiyle iletişimi, bireylerarası iletişim, grup ve kitle iletişimi olmak üzere dört ana başlık altında ifade edilebilir. Kaynağını ve hedefini insanların oluşturduğu iletişime “bireylerarası iletişim” adı verilir. Karşılıklı iletişimde bulunan kişiler, bilgi/sembol üreterek, bunları birbirlerine aktararak ve yorumlayarak iletişimi sürdürürler. Bireylerarası iletişim, belirli bir mekan ve zamanda bireyler arasında gerçekleşen ilişki ve etkileşimi olarak da tanımlanabilir. Bireylerarası iletişim de, iletişim sürecinin temel ögeleri olan; kaynak, mesaj, araç, alıcı ve geri bildirim ilişkisinden bağımsız olarak düşünülemez.
BİREYLERARASI İLETİŞİM SÜRECİNİN TEMEL ÖGELER
Bir iletişimin bireylerarası iletişim olarak tanımlanabilmesi için;
- Bireyler belirli bir mekan ve yakınlık çerçevesinde yüz yüze ilişki içerisinde olmalıdır.
- Bireylerarasında karşılıklı olarak iki yönlü bir mesaK alışverişi gerçekleşmelidir.
- Bireylerarasındaki mesajlar, sözlü, sözsüz ya da yazılı nitelikte olması gerekmektedir.
Bireylerarası iletişim sözlü ve sözsüz iletişim olarak iki sınıfa ayrılır.
SÖZLÜ İLETİŞİM:
İletişim içerisinde bireylerin birbirlerine sözcükler yoluyla ilettiği mesajlar sözlü mesaj olarak tanımlanmaktadır. Bireysel iletişim süreci içerisinde dil bireylerin neyi söylediklerini, dil ötesi iletişim ise bunu nasıl söylediklerine karşılık gelmektedir.
Dil: İnsanların bireysel iletişim sürecinde duygu ve düşüncelerini semboller, kelimeler yolu ile aktarma ve anlamlandırma biçimine denir.
Dil Ötesi: Dil ötesi iletişim, sözcüklerin kullanımından çok kullanılan sesin niteliğiyle ilgili özellikleri tanımlar. Ses tonu, sesin hızı, şiddeti, kelime vurgusu ve duraklamalar gibi özellikler dil ötesi iletişim olarak ifade edilmektedir.
Sözsüz İletişim
Bireylerarasında gerçekleşen iletişimin sözcüklere dayalı olmadan gerçekleşen ses tonu, vücut dili, duruş, bakış, jest ve mimikler gibi unsurları sözsüz mesajlar olarak nitelendirilmektedir. Bir bireyin başka bir bireye karşı duyduğu öfkeyi ses tonu ve yüz ifadesinden anlayabiliriz.
Bedensel Temas ve Mesafe
İnsanlar bireylerarası iletişim süreçleri içinde bedenlerinin diğer insanlara olan konumları neticesinde sessiz olarak iletişime geçmekte ve karşı tarafa mesaj iletmektedirler.
Yüz ve Beden Hareketleri
Bireyler ilişki içerisinde bulundukları diğer kişiler ile çeşitli göz teması, yüz ifadeleri, dokunma, kafa işaretleri, el ve kol duruşu, bacak hareketleri, beden yönelimi ve oturma biçimleri gibi yollarla sözsüz olarak iletişimsel mesajlar iletmektedir.
Mekan Kullanımı
Bireyler, kendi çevreleriyle kurdukları mekânsal ilişkiler ve boş alanlar çerçevesinde diğer bireylerle iletişimde bulunurlar.
Araç Kullanımı
Bireyler çevrelerindeki çeşitli araçların kullanımı, belirli kıyafetler ve takılar gibi objeler yoluyla diğer bireylere birtakım mesajlar iletirler.
BİREYLERARASI İLETİŞİM SÜRECİNİN ÖZELLİKLERİ
İnsanın toplumsal yaşamda, ilk ve en yoğun olarak kullandığı iletişim türü bireylerarası iletişimdir. Bireylerarası iletişim, iki ya da daha fazla kişi arasında gerçekleşebilir.
Bireylerarası iletişim sürecinin gerçekleşmesini sağla- yan pek çok özellik bulunmaktadır. Bu özellikleri şu şekilde sıralayabiliriz:
- Bireylerarası iletişimde en az iki insan vardır.
- Tek yönlü değil, çift yönlü ve karşılıklıdır.
- Bireylerarası iletişim yüz yüze ya da teknoloKi ile aracılanmış olabilir.
- Bireyler iletişimi kendi adlarına gerçekleştirirler.
- İletiler sözlü ve sözsüz niteliktedir.
- Bireylerarası iletişim bir süreçtir.
- Bireylerarası iletişim süreci örtülü ya da açık bir amaç doğrultusunda gerçekleşir.
- Bireylerarası iletişim bilginin, duygunun, düşüncenin, yaşantının paylaşımıdır.
- Bireylerarası iletişim hem psikoloKik hem de sosyal/kültürel bir olgu ve süreçtir.
- Bireylerarası iletişimde taraflar arasında belirli bir zaman ve mekan birliği bulunmaktadır
Bireylerarası iletişimin gerçekleşmesi açısından bir diğer önemli nokta, sürece katılanların “kendi adlarına” iletişim kurmalarıdır. Herhangi bir kurum, ya da toplumsal konum adına bireylerin birbirleri ile gerçekleştirdiği iletişim bireylerarası iletişim kapsamında değil, sosyal, örgütsel iletişim kapsamında değerlendirilmelidir.
Bireylerarası iletişim tek yönlü değil karşılıklı bir etkileşim süreci şeklinde gerçekleşmektedir.
BİREYLERARASI İLETİŞİM SÜRECİNDE ÖNEMLİ UNSURLAR
Dinleme
Bireylerarası iletişim sürecinin sağlıklı olarak işlemesi için, sözlü ve sözsüz mesajların etkinliği ile birlikte düşünce, tutum ve davranışların anlaşılmasında ve paylaşımın gerçekleştirilmesinde dinleme önemli bir kavramdır
Aktif Dinleme
Bireylerarası iletişimin sağlıklı olarak gerçekleşmesinin temelidir. Aktif dinleme, dinleyicinin de konuşmacıya sözlü ya da sözsüz ifadelerle katkı sağlaması anlamına gelir.
Pasif Dinleme
Pasif dinleme bireylerarası iletişim sürecinde dinleyicinin karşı tarafa sözlü ya da sözsüz mesajlar yoluyla katkıda bulunmadan dinlemesine karşılık gelmektedir.
Benlik
Birey doğumundan itibaren kendi öz benliğinin toplumsal çevre tarafından kabul edilmesini ister. İçinde bulunduğu çevreden dışlanma korkusu yaşayan birey, öz benliğini savunmak ve korumak için çeşitli uyum maskeleri (benlikleri) kullanır.
Empati
Empati bir bireyin, kendisini karşısındakinin yerine koyarak onun duygu ve düşüncelerini anlamaya çalışma çabasıdır. Bireylerarası iletişim sürecinde çift yönlü empatik bir anlayış kurmanın faydalarını şu şekilde sıralayabiliriz:
- Kişileri hayatlarının her cephesinde birbirlerine yakınlaştırır.
- Kişilerin birbirlerine güvenmesini sağlar.
- İletişimi kolaylaştırma hatta cazip kılma özelliğini taşır.
- Kişilerin kendiliklerinin önem arz ettiğini gösterdiği gibi aynı zamanda onların önemli olduklarını hissettirir.
- Katılımcı bireylerin her iki tarafına da çeşitli maddi ve manevi fayda sağlar.
- Bireylere paylaşma, yardımlaşma, dostluk, hoşgörü, sevgi, saygı, sorumluluk gibi pozitif duygular kazandırır.
- Bireylerin daha büyük ekip ve organize çalışma yaparak sosyalleşmesini sağlar
Tutumlar
Tutum, bireylerin, belirli psikolojik objelere ilişkin düşüncelerini, duygularını ve davranışlarını, düzenli bir şekilde oluşturan eğilimleri niteler. Buna göre tutumlar, duygu, düşünce ve davranış olmak üzere üç boyuta sahiptir.
Benmerkezcilik
Ben merkezcilik iletişim süreci içinde bireylerin algısal, bilişsel ve duygusal açıdan kendilerini karşılarındaki bireyin yerine koyamayıp onları anlama çabası içine girmemeleri noktasında ortaya çıkmaktadır. Bireylerarası iletişim sürecinde ben merkezci olarak hareket eden bireyin karşısındakini anlaması ve onunla empati kurması beklenemez.
Kendini Açma
Bireyin kendini açması, kişinin kendi hakkındaki bilgileri diğer birey/bireylerle paylaşma amacı ile iletişim kurmasını ifade eder.
Çatışma
Bireylerarası iletişim sürecinde çatışma, bir tarafın davranış, söz ve tutumlarının diğerinin gereksinimleriyle uyuşmazlık göstermesi, ters düşmesi ya da engellemesi sonucunda ortaya çıkan anlaşmazlığı ifade etmektedir.
BİREYLERARASI İLETİŞİM SÜRECİNİN İŞLEYİŞİ
Bireylerarası iletişim süreci kaynak ve alıcı arasında gerçekleşir. İletişim sürecinin işleyişi kaynak ile başlar. Bireysel iletişim sürecinde birey hem kaynak hem de alıcıdır. Kaynak mesajı alıcıya gönderen bireydir. Bireylerarası iletişim yüz yüze gerçekleştiriliyor ise iletişimin gerçekleştiği kanal; insanın konuşma, görme ve duyma organlarıdır.
Kaynak
Bireylerarası iletişim sürecinin temel ögesi kaynaktır. İletişim sürecinin gerçekleşmesi için bilgi, duygu ve düşüncelerini iletmek isteyen bir kaynağın olması zorunludur. Bireylerarası iletişimde etkili bir iletişim gerçekleştirmesi kaynağın, iletişim becerisine, tutumuna, konuya ilişkin deneyim ve bilgisi ile toplumsal, kültürel etkenlere bağlı olarak değişir. Doğru bir iletişim sürecinde kaynağın mesajı kodlarken dikkat edilmesi gerekenleri şu şekilde sıralayabiliriz;
- Kullanılan semboller (sözlü, yazılı, görsel) alıcı için anlaşılır olmalıdır.
- Soyut ifade ve sembollerden çok somut olanlar kullanılmalıdır.
- Semboller, alıcının aşina olduğu anlamlarda kullanılmalıdır.
- Alıcının anlaması zor olabilecek semboller açıklanmalıdır
MESAJ
Mesaj, kaynağın alıcıya iletmek istediği bilgi, duygu ve düşüncelerini sözlü ya da görsel simgelerle kodlamasına karşılık gelmektedir. Simge iletişimin en temel yapısal ögesidir. İletişim sistemi içerisinde kullanılan simgeler temelde ikiye ayrılır. Bunlar göze hitap eden görsel simgeler ve kulağa hitap eden işitsel simgelerdir. Kodlama, alıcıya gönderilecek anlamların uygun simgeler kullanılarak bir iletiye dönüştürülmesi olarak açıklanabilir. Kodlama, iletişim kanalına uygun alıcının anlamlandırabileceği simgeler kullanılarak oluşturulur. Mesajın kodlanması, kaynağın bilgi birikimine ve bu bilgi birikimi etkili bir şekilde aktarabilecek iletişim becerilerine sahip olup olmadığına bağlı olarak da değişecektir. Sağlıklı bir iletişim sürecinin gerçekleşmesi için mesajın taşıması gereken özellikleri şu şekilde sıralanabilir:
- Mesaj iletişim süreci içerisinde hedeflenen amacın özüne ve biçimine uygun simgeler kullanılarak oluşturulmalıdır.
- Mesaj iletişim sürecinde kullanılacak kanal ile uyumlu olmalıdır.
- Mesaj, alıcı tarafından anlaşılabilir özellikte, açık ve kesin olmalıdır.
- Mesaj doğru zamanda iletilmelidir.
Kanal
Kanal, iletişim süreci içerisinde kaynak tarafından kodlanan mesajın alıcıya hangi yolla iletildiğine karşılık gelir. Kanal, kaynak tarafından kodlanan mesajın alıcıya ulaştırılması için kullanılan yol, araç ve yöntemlerin tümünü kapsar. Doğal araçlar; iletişimi gerçekleştirmek için gerekli olan doğal ögelerdir. İnsanın bedeni; göz, kulak, el gibi organları ve insanın kendisi dışındaki diğer doğa (hava, yer, ateş, güvercin vb.) varlıklarını kapsar. Yapay araçları ise iletişimi üretmek, iletmek için gerekli teknolojik (kalem, matbaa, telefon, bilgisayar vb.) araçların tümüdür. Bireylerarası iletişimde seçilecek olan kanalın eş zamanlı olarak farklı kodlamalara uyumlu olması sağlıklı, etkili bir iletişimin gerçekleştirilebilmesini ve mesajın etkinliğini arttıracaktır. Bireylerarası iletişim sürecinde seçilecek olan kanalların özellikleri şöyle sıralanabilir:
- Seçilecek olan kanal(lar), iletişimin amacına uygun olmalıdır.
- Seçilecek olan kanal(lar), alıcının özellikleri ile uyumlu olmalıdır.
- Seçilecek olan kanal(lar), mesaKın doğrudan ve düzenli olarak iletilebilmesine, geri bildirime olanak sağlamalı ve kontrol edilebilir olmalıdır.
- Kanal(lar) seçilirken oluşabilecek iletişim kazaları, istem dışı mesaK gönderme gibi durumlar dikkate alınmalıdır.
- Kanal seçiminde, zaman- mekan sınırlılıkları ve ekonomik faktörler dikkate alın malıdır.
Alıcı
Bireylerarası iletişim sürecinin gerçekleşmesi için en az iki kişi gereklidir. Bunlardan biri kaynak diğeri ise alıcıdır. Alıcı, kaynak tarafından kodlanarak gönderilen mesajları alan kişidir. Alıcı, kaynak tarafından gönderilen mesajı algıladığında öncelikle mesajı “filtre”eder. Sağlıklı bir iletişimin oluşması için kaynağın mesaja yüklediği anlam ile ve alıcının anlamlandırması, yorumlaması arasında bir tutarlılık olmalıdır. Bireylerarası iletişimin etkin bir şekilde kurulabilmesi için alıcının taşıması gereken özellikleri ise şu şekilde sıralayabiliriz:
- Alıcı, mesajı algılamak, çözümlemek için etkin bir dinleyici konumunda bulunmalı ve dikkatini, ilgisini kaynağa yöneltmelidir.
- Alıcı, dinleme sırasında önyargılı olmamalı, stereotip ve genellemelerden uzak durmalıdır.
- Alıcı, kaynakla empati kurmalı, iletiyi alımlamak, çözmek ve anlamak konusunda çaba göstermelidir.
- Alıcı, dinleme eylemi sırasında sabırlı olmalı ve kaynağın mesaKı doğru ifade edebilmesine imkan sağlamalıdır.
Üçüncü nesil mobil iletişim teknolojisi, 3G olarak adlandırılır. 3G teknolojisi mobil kullanıcılara görüntülü arama ve kablosuz veri aktarımı hizmeti sağlar. 3G teknolojisi ile mobil kullanıcılar GSM’den farklı olarak yeni bir frekans bandından ve daha fazla bant genişliğinden faydalanarak multimedya uygulamalarını kullanabilirler.
İletişim kanalları genel olarak bireylerarası ve kitle iletişimi olarak iki ana başlık altında toplanabilir. Bireylerarası iletişim kanalları, gönderici ile alıcının yüz yüze gelmesi durumunda kullanılan kanallardır. Kitle iletişim kanalları ise gönderici tarafından şifrelenen mesajın, televizyon, radyo, gazete, genelge ve örgüt içi bültenler gibi kitle iletişim araçları ile gönderilmesidir.
Baskı dilinde aynı metni herhangi bir değişiklik olmaksızın çoğaltmak amacıyla sabit bağlanmış matbaa satırı anlamına gelen stereotip kavramı, sosyal bilimler alanında kalıplaşmış yargıları ifade etmektedir.
Stereotip, sabitleşmiş bir dünya görüşü çerçevesinde bireyin diğerleri hakkında hüküm vermesinde etkili olan fikirler, ideolojiler ve beklentilere karşılık gelmektedir.
Geri Bildirim
Bireylerarası iletişim sürecinde geri bildirim kaynak, alıcı arasındaki döngüyü ve iletişim sürecindeki konumlarının değişimini sağlayan ögedir. Geri bildirim, alıcının kaynağın mesajına verdiği yanıttır. Ancak etkin bir geri bildirim şu özellikleri içerir:
- Kaynağa yardımcı olmayı amaçlar,
- Mesajın tam bir karşılığıdır,
- Zamanlaması doğrudur,
- Kaynağın hedeflediği amaca ulaşmasını sağlayacak kadar açık ve kesindir,
- Yapıcıdır
Etkin olmayan bir geri bildirim ise,
- Mesajın anlamını özel olarak içermez, geneldir,
- Mesajın anlamı ile doğrudan ilgili değildir,
- Zamanlama itibariyle hatalıdır,
- Kişiyi ve kişiliği vurgular,
- Anlaşılmayacak şekilde kodlanır,
- Bilgi içermez, yorum ağırlıklıdır
- Olumlu geri bildirim bireylerarası iletişim sürecinde şu anlamları ifade etmektedir:
- Mesaj alıcı tarafından algılanmış, alınmıştır.
- MesaK alıcı tarafından doğru bir şekilde çözümlenmiş, anlamlandırılmıştır.
- Alıcı, kaynak rolünde geri bildirime hazırdır.
Çevre
Bireylerarası iletişim sürecinin gerçekleştiği fiziksel, psikolojik ve sosyal (kültürel) bağ- lam çevre olarak nitelendirilir . Fiziksel çevre, iletişimin gerçekleştiği somut mekana karşılık gelir. Psikolojik çevre, hem bireylerarası iletişim sürecine katılanların iç dünyasını hem de iletişim gerçekleştiği anda, var olan psikolojik atmosferi tanımlar
BİREYLERARASI İLETİŞİM AĞLARI
Sıklıkla kullanılan iletişim ağları; tekerlek, zincir, Y, çember ve yıldız tipi iletişim ağları- dır. İletişim ağları arasındaki asıl farklılık ağ türlerinin merkeziyetçi yapıda olup olmama derecelerinden kaynaklanmaktadır. İletişim ağlarının önemi hız, doğruluk, moral, lider- lik, örgüt, esneklik, istikrar ve kararlılık gibi potansiyel etkilerinin altında yatmaktadır ve çalışmalara göre iletişim ağlarının etkililiği durumsal faktörlere bağlı olarak değişebilmektedir.
Tekerlek Ağı: Geleneksel örgüt ve yapılanmalarda sıklıkla görülen, alt ve üst kademe ilişkilerinin belirgin olduğu merkezi iletişim ağıdır. Bu iletişim ağında bilgi akışı toplu- luğunun merkezindeki kişi yoluyla gerçekleşir ve diğer bireyler birbirleriyle iletişim kurmamaktadırlar
Zincir Ağı: Tekerlek ağı iletişim sürecinden sonra bir diğer merkeziyetçi özelliğe sahip iletişim ağıdır. Bu iletişim ağında bilgi akışı kademeli olarak alt kademeden bir üst kademeye doğru ilerlemektedir. Bireyler yalnızca kendi üstü ya da altıyla iletişim halindedirler.
Y Tipi Ağ: İki üyenin zincirin dışında ayrıcalıklı bir konumda olması dışında zincir ağıyla benzerlik taşıyan bir ağ yapısıdır. Y tipi iletişim ağında da bireylerarası iletişim bir alt kademeden bir üst kademeye doğru gerçekleştir. ;incir akışının dışında kalan iki birey diğer bireylerden bilgi alır ve onlara bilgi gönderir.
Çember Ağı: Bu iletişim ağı merkezi olmayan bir yapıdadır. Çember şeklindeki ağ yapısı, her bireye iki yöne doğru iletişim ve bilgi akışını gerçekleştirme olanağını tanır. Bu iletişim ağında her birey karar verici konumda ve diğerleriyle aynı kısıtlamalara sahiptir. Sıklıkla resmi olmayan iletişim grupları ve eşit seviyedeki bireylerarasında kurulan bir iletişim ağ modelidir.
Yıldız Türü İletişim Ağı: Serbest iletişim modeli olarak da adlandırılan bu iletişim ağı
çember türü iletişim ağının bir tür uzantısı niteliğindedir. Çemberdeki her bireyin birbi- riyle etkileşimde bulunması yıldız türü iletişim ağını ortaya çıkarır. Bu ağ yapısında her birey istediği bireyle özgürce iletişim kurabilmektedir. Merkezi bir konum olmadığı için bireyler açısından herhangi bir iletişim kısıtlaması bulunmamaktadır
BİREYLERARASI İLETİŞİM SÜRECİNİN AŞAMALARI
Başlangıç Aşaması
Bireylerin birbirleriyle çeşitli ortam ve kanallar aracılığıyla bir araya geldikleri zamansal açıdan çok kısa bir döneme karşılık gelmektedir. Bu dönemde bireyler birbirleriyle ilgili olarak olumlu izlenimler edinmeye çalışır.
Deneme Aşaması
Belirli bir mekan ya da teknolojik bir araç dolayısıyla bir araya gelen bireyler bu aşamada birbirlerine soru sorarak tanımaya çalışırlar. Bireylerin soru sorarak başlattıkları iletişim süreci, aldıkları geri bildirim yoluyla iletişimin sürüp sürmeyeceğine karar vermeleriyle son bulur. Pek çok iletişim süreci ve ilişki bu aşama içerisinde son bulur ya da devam eder.
Yoğunlaşma Aşaması
Bireyler deneme aşamasında iletişimin sürmesine karar verdikleri bireyler ile bu aşama içerisinde daha yoğun ilişki kurarlar. Bu aşamadaki iletişim daha az resmidir.
Bütünleşme Aşaması
Bireyler yoğunlaşma aşaması içerisinde anlaşma sağladıkları bireyler ile daha sık görüşür ve başka bir ifadeyle “ayrılmaz ikili” konumuna gelirler. Sosyal aktivite ve iletişim süreçlerini çoğunlukla bir ikili olarak beraber meydana getirirler.
Zincirlenme, Kenetlenme Aşaması
Bireylerarası iletişim süreçlerinin en yoğun olarak yaşandığı aşamadır. Bu aşamaya gelen bireyler bazen yasal bazen de toplumsal olarak önemli konumlara karşılık gelen anlaşmalar yaparlar. Bu anlaşmalar toplumsal açıdan evlilik, kan kardeşi, en iyi arkadaş vb. olarak saygı gösterilen türdedir. Pek az ilişki bu aşamaya kadar ulaşabilmektedir
|